12 Kasım 2022 Cumartesi

Yil 2022 Yaş bilmemkaç..

2008 de 2009 da var birtakım yazılar, gittikçe seyrelmiş Özgür ruhlunun hatta benim saçlarım gibi. 2010 da,2012 de 2017 de 1 er yazı son yazılarda hep yazamamanın verdiği mahcubiyet, biraz mazeret aramalar ve yok yok artık yazacağım demeler.. ve hep merhabalarla başlamışım. Şimdi merak etmekteyim Blogger dostlarımdan kimler kalmış buralarda. acaba yeniden.. ne bileyim. belki. Buradamısınız? Eski yazılarıma şöyle bir baktım. Resim yapmayı severdim ya ben, bazı yazıları yaptığım resmi göstermek için, bazı resimleri de yazmak için yapmış/yazmışım. Bu gün yine bir resim eklemek gerek tabi bu yazıya. buluruz bişey. Dostlarım.. Facebook paylaşımlarına uzun yazıların pek okunmadığını biliyorum. acaba bu alışkanlık Bloggerlar arasında da olurmu? ya da Blogger kaldımı? yani uzatmayayım mı bunca yıl sonra. galiba anlatmak istediğim çok şey birikmiş. Hadi bu mektubum sizlere ulaşırsa sonra yazarım. yazacağım.. evet yazacağım. bir evren dolusu sevgiler. Funda

18 Ocak 2017 Çarşamba

Se se bir ki bir ki deneme

Sevgili Lalenin bahçesinin bloğuna yazılan yorumlarda bloguna giremeyen arkadaşlarımız var. Ben de bi denedim. Hı hı tamam. Girebildim. Ok. Bye bye 😁 belki birgün klavyem laf yapabildiğinde görüşürüz. 😁

4 Nisan 2012 Çarşamba

Merhaba, tekrar tekrar merhaba...




Vee yıllar sonra…

“Hayat devam ediyor” gibi klişe cümle ile başlıyorum, Klişe mlişe ama gerçek… ne kadar zaman geçmiş ayrı kalalı, ama..zaman neymiş.. biraz daha göz kenarı çizgisi, yağ birikimi, daha beyaz saçlar, biraz mutluluk biraz acı.. biraz sevinç, ayrılık, kavuşma…..
Ne çok biliyorum ben  Kedili ve resimli yıllar..
Haa birde blog sayfama nasıl giriş yapabileceğimi unuttum, şifre mifre soruyor ne diycem ben, şu satırları önden bi word sayfasında yazıyorum, başsrabilirsem aktarıcam…
Bu ısınma yazısı olsun mu?
Eski dostlarımdan kimler gelicek bakalım, Size kızlarımız resimlerini göstermek istiyorum, ekleyebilirsem..
Şimdilik hoşçakalın, görüşmek, yazışmak dileğiyle …

19 Mart 2010 Cuma

Bast'a

Sevgili Afet, Sevgili Dostum..
Çabuk iyleş lütfen.. kara günler geride kalacak ama bu mücadelede sen galip olacaksın. Canım Arkadaşım kalbim, gönlüm seninle..

Diğer değerli dostlarım hepinizi çook seviyorum, ben gayet iyiyim, tek sorunum tembellik.. birgün silkineceğim.. o gün gelecek..
Sevgilerimle...


Son yaptığım resmi ekleyecektim ama fotoğraf makinamı bulamadım.. tarif etsem olurmu :)) yağmurlu bir akşam.. istiklal caddesi gibi ama değil kalabalık bir cadde,,sulu bir akşam ve suluboya.. bizahmet tahayyül edin olurmu...

14 Temmuz 2009 Salı

Merhaba :))

Yeni bir ihtarname gelmeden merhaba demeliyim dostlarıma, (kibar uyarılar aldım aslında ya) ..
Merhaba dostlar.
Bu gün hiç bişeyden bahsetmeme yazısı yazmak istiyorum,
Yani İstanbul’da olduğumu, Antalya’yı özlediğimi ama ilaç olarak sabah oradaki dostlarımın (pamuk arkadaşımın) İstanbul’a geleceğini , bir hafta sonra Canımın Düğünü için (Saklanbaçımın kardişinin) Ankara’ya gideceğimi, sonra yine İstanbul’a döneceğimi, Ağustosta acaba Çıtırımızla birlikte başarabilirmiyiz diye düşündüğümüz Kapadokya gezisini daha sıkı düşüneceğimizi, Eylülde nihayet Antalya’ma gidip kendimi konyaaltından sulara bırakacağımı hatta şu anda çıtırımın patilerini zaptederek onun bastığı harfleri silerek kuyruğunun arasından ekranı görmeye çalışarak yazdığımı, fonda özgür ruhlu kocamın yüksek volümlü horultusunun duyulduğunu, çılgın martıların çığlıklarının her zaman sabah olduğu halde neden gece gece olduğunu merak ettiğimi ve yine acıktığımı, kalkıp bir şeyler tırtıklamak istediğimi yazmayacağım. Çünkü bunlar son derece sıradan olaylar… Kimsenin ilgileneceği konular değil,
O nedenle bu yazıda hiçbirşeyden bahsetmeyeceğim..
Sevgili dostlarım. Düğünümüz olsun sora yazarım, düğünü anlatırım olur mu..
Bakiim size göstermediğim bir iki suluboya resmim olacaktı, bulup ekleyeyim yine adet yerini bulsun. (şu atları buldum)

Çoook çok çok sevgiler benden hepinize..


22 Haziran 2009 Pazartesi

Benn şey diyecektim...

benim vekil tayin edeceğim en sevdiğim en güvendiğim avukatım Keşideci Merak eden bloggerların Vekili olmuş, ayrıca zaten haklı taraf da onlar, suçumu kabul ediyor ve cezama razı olduğumu bildiriyorum)

SÖZ SAVUNMANIN

ŞEYY BENN… Yazmıştım da aslında buradaydıki yazım işte şuradaydı.. ay buralarda bi yerdeydi..
Ben hep yazıyordum hem daha bi gün geçmedimi ki, yani topu topu bi gün yazmamışım, hemen yasal işlem mi olurmuş Simurgcuum, benim bitanecik avukatım. bu gün 3 nisan değil mi.. a aaa a ayol ben takvimi işaretlemeyi unutmuşum, elimde 3 nisanın gazetesi uyuyakalmışım. Bizim hani özel takvimimiz vardı ya o da Antalyada kalmış.
Ay Pardooon haklısınız geçmiş zaman, ben Geçkalmışımki..
Şöyle geriye baktım da,
Çok ayıp yaptığımı fark ettim. Çok ayıpladım kendimi, Affetmeyeceğim..
hayır bir de bu kadar güzel dostlardan nasıl uzak kalınır, nasıl yaptım ben böyle, nasıl telafi edeceğim ben. Offff ki off.
Ya beni unutursanız diye de mi korkmadım. Allah korusun..
Benim kıymetli dostlarım ..
Noooolur affedin.. bidaha yapmıycam.. yani bu kadar olmaz..
Bu özür yazısı olacak.. önceki yazıda görüpte yanıtlayamadığım sobe yorumu da var hepsini yanıtlamalıyım..
Resim de ekleyeyim de adet yerini bulsun, Suluboya bir Ortaköy Camii
Bir sonraki yazımda durum böyle böyle diye yazarım size..
Sevgiyle Kucaklıyorum …

Not: Simurgum Sağol :))


1 Nisan 2009 Çarşamba

Ne desem bilmemki :))

Özür dilerim... Çok kabahatliyim..
Yazmadım, okumadım.. çizmedim..
Okur-Yazar-Çizer bir Fundaydım, son zamanlarda Uyur-Gezer bir Funda oldum..
Olmaz tabii böyle,
İstanbul’a geldim şimdi de kendime gelmeliyim.
Birazcık mazeret bulmalıyım..
Acaba bişeyler uydursam nasıl olur.
Yok yok uydurmak için daha çok düşünmek lazım, düşünme yeteneğimi emanete bıraktım uzunca bir süredir güdülerimle yaşamaktayım yani yaşamaktaydım (geçmiş zaman) .. yemek yiyor, gerekenleri yapıyor, uyuyorum /dum..
Neden böyle olduğumu bilemedim..
Hani hızlı yaşadığım ve bu hızdan keyf aldığımdan söz etmiştim ya.. sonra bedenim mi yoruldu, ruhum mu yoruldu anlamadım, hiç bana benzemeyen biri olmaya başladım.. resim yapmak bile zor gelmeye başladı, müthiş tembelleştim,
Olmazzz olamaz..
Silkiniyorum..
Ben geldiiim merhaba.. Benim Ben Funda.. yani o geçkalmadım diyen kadın.. Ben Geldim.
Hepinizi nasıl özlemişim..
Şimdi İstanbul’dayım.. yaşama karşı sorumluluklarım var..
İstanbul’a geldim ve burada dostlarımı görme şansım var ve bu fikir beni çok heyecanlandırıyor..
İşlerimi düzene koyar koymaz buraya daha çok zaman ayıracağım evet çok istiyorum..
Benim can dostlarım..

Resimden de vazgeçmemeliyim değilmi, seviyorum çünkü resim yapmayı..
Antalya’da Atölyede yaptığım son resmi siz görmediniz. Buraya gelmeden birkaç gün önce yaptım, Atölyedeki hocamız açılacak karma sergiye koymak istediği için arka tarafı acele yapıp şişirdim.. resim şu anda bende değil, tekrar elime geçerse düzeltirim diye düşünüyorum, ama iyide olsa kötü de olsa sizlerle paylaşmak istiyorum resimlerimi.. siz de eleştirirseniz düzelme şansım olduğunda düzeltmeyi denerim..

Haydi bu gecelik bu kadar..
Hoşçakalın,
Sevgiler …